Finansal analist ve Beykent Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Finans Bölüm Başkanı Dr. Mustafa Özyeşil, 2024 ve 2025 yıllarındaki küresel ve Türkiye ekonomisinin genel görünümünü değerlendirdi. Özyeşil, küresel ekonomik dinamikler, Türkiye’nin ekonomik stratejileri ve yatırımcılar için tavsiyelerini açıkladı.
Küresel Ekonominin 2024 Yılına Yönelik Durumu
Mustafa Özyeşil, küresel ekonominin en önemli gündem maddelerinin başında azalan enflasyonist baskılar ve gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının faiz kararları olduğunu belirtti. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği’nin, enflasyonla mücadelede temkinli adımlar attığını ve bu ülkelerin faiz oranlarını kademeli olarak düşürmeye başladığını ifade etti.
Bununla birlikte, küresel ekonomideki toparlanmanın özellikle gelişmekte olan bölgelerde – Latin Amerika ve Asya’da – güçlü bir şekilde hissedildiğini belirtti. Ancak Çin’in büyümesinin, beklenenin altında kaldığına dikkat çeken Özyeşil, Çin’in ekonomik toparlanmasının zayıf iç talep ve emlak sektöründeki sıkıntılar nedeniyle sınırlı kaldığını vurguladı.
Türkiye Ekonomisinin 2024-2025 Görünümü
Türkiye ekonomisi, küresel trendlere paralel bir şekilde, 2024 yılında önemli adımlar attı. Özyeşil, Türkiye Cumhuriyeti’nin enflasyonla mücadelede 2023’te başlatılan mali disiplin ve sıkı para politikalarının meyvesini verdiğini söyledi. Mart 2024 itibarıyla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), faiz oranlarını %45 seviyesine çıkararak Türk Lirası’nı güçlendirdi. Bu adımların, ülkenin ekonomik büyümesini teşvik etmek amacıyla atıldığını ifade etti.
Bununla birlikte, Türkiye’nin cari açık sorununa değinen Özyeşil, ülkenin mal ithalatından daha fazla mal sattığını, ancak bu dengesizliğin sürdürülebilir olmadığını belirtti. Yüksek maliyetlerle finanse edilen bu açık, Türkiye’nin finansal istikrarını tehdit eden bir faktör olarak öne çıkıyor.
Geopolitik Gelişmeler ve Yatırım Tavsiyeleri
Özyeşil, küresel ekonomiyi şekillendiren jeopolitik gelişmelerin, özellikle enerji ve gıda fiyatları üzerindeki etkilerinin büyük olduğunu vurguladı. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için, maliyet enflasyonu ve döviz kuru baskılarının önemli bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Bu nedenle, Türkiye’nin güçlü bir ihracat yapması ve teknolojik inovasyonlara ağırlık vermesi gerektiğini ifade etti.
Yatırımcılar için tavsiyelerde bulunan Özyeşil, risk odaklı portföylerin çeşitlendirilmesinin önemini belirtti. Özellikle altın ve gümüş gibi kıymetli metallerin, değer koruyucu özellikleriyle yatırımcılar için cazip olduğunu söyledi. Ayrıca, şirketler için maliyet optimizasyonları, yeşil finansman ve dijitalleşmenin öncelikli alanlar olması gerektiğini ifade etti.
Sonuç: 2024-2025’te Hedef, Ekonomik İstikrar ve Yatırım İklimi
Mustafa Özyeşil, Türkiye’nin ekonomik büyümesini sürdürülebilir hale getirebilmesi için hem iç hem de dış dinamikleri dikkate alarak stratejiler geliştirmesi gerektiğini belirtti. Yatırımcıların, ekonomik belirsizliklere karşı hazırlıklı olmaları ve uzun vadeli stratejiler oluşturmaları gerektiğini vurguladı. 2024 ve 2025 yıllarında, gelişmiş ülkelerin faiz politikaları, jeopolitik gelişmeler ve yerel ekonomik stratejiler Türkiye için belirleyici olacaktır.
