Ünlü oyuncu Ufuk Bayraktar, İstanbul Beyoğlu’nda bir mekân sahibine karşı tehditle suçlanıyor. 2025 yılının Ağustos ayında gerçekleşen olayda, Bayraktar ve yanındaki Volkan Akbaş’ın, işletme sahibine yönelik şiddet uyguladığı ve tehditlerde bulunduğu öne sürülüyor. Bu iddialar, Bayraktar’ı hem hukuki hem de magazinsel açıdan yeniden gündeme getirdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Bayraktar’ın ve Akbaş’ın, Beyoğlu’nda bulunan bir mekânın sahibi Ahmet P.’ye, “Mahallemizin gençlerine haftalık 25 bin lira para verin, yoksa burada iş yapamazsınız” şeklinde tehditlerde bulundukları belirtiliyor. Bu talebin reddedilmesinin ardından, Bayraktar’ın, Ahmet P.’yi fiziksel olarak tehdit edip yumrukla saldırdığı iddiaları gündeme geldi.
Bayraktar ve Akbaş, “iş yerinde birden fazla kişiyle yağmaya teşebbüs” suçlamasıyla yargılanacaklar. Olayın ardından mekân sahibi Ahmet P., şikâyetini geri çekmiş olsa da yasal süreç devam etti. İddianameye göre, bu şiddet olayına dair çeşitli görgü tanıkları ve güvenlik kameralarından alınan görüntüler, Bayraktar ve Akbaş’ın suçlu olabileceğini işaret ediyor.
Fenerbahçe’nin eski futbolcuları ve ünlü oyuncularının yer aldığı bir davada, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak ilk duruşma 14 Ocak 2026 tarihinde gerçekleşecek. Bayraktar ve Akbaş hakkında 7 yıl 6 aydan 11 yıl 3 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Mahkemede, davanın içeriği kadar tarafların geçmişteki suç geçmişleri de gündeme gelecek.
Ufuk Bayraktar’ın yargı süreci, geçmişteki suç kayıtlarıyla da dikkat çekiyor. 2018 yılında ruhsatsız silah taşıma suçlamasıyla 6 ay hapis cezası almış, ardından 2020’de bir kadına şişe fırlatarak yaralanmasına neden olmuş ve bir gence palayla saldırdığı için 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu geçmiş, Bayraktar’ın yargılama sürecine dair kamuoyunda oluşan algıyı etkileyebilir.
Bayraktar’ın davası, yalnızca ünlü bir oyuncunun yargılanmasından çok daha fazlasını ifade ediyor. Toplumda şiddet ve tehdit suçlarının cezalandırılmadığına dair artan şikâyetler, bu davanın önemini arttırıyor. Bazı hukukçular, Bayraktar’a verilen cezaların, gelecekte benzer suçların önlenmesine katkı sağlayabileceğini düşünüyor. Ayrıca, ünlülerin yargı sürecinde medyanın nasıl bir tavır sergilemesi gerektiği konusunda da geniş bir tartışma başlatabilir.
Ufuk Bayraktar’ın ve Akbaş’ın davadaki durumu, sadece onların kariyerini etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda ünlüler dünyasında adaletin nasıl işlediğine dair soruları da gündeme getirecek. Yatırımcılar ve medya, Bayraktar’ın bu süreçten nasıl çıkacağını ve kariyerine nasıl devam edeceğini merakla bekliyor.