İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye’de Dürzi gruplar ile hükümet güçleri arasında artan çatışmalar sonrası Şam yönetimini doğrudan hedef alan bir açıklamada bulunarak, “Saldırılar sürerse sert karşılık vereceğiz” dedi. İsrail’in askeri müdahale ihtimalini açıkça dile getirmesi, bölgede tansiyonu yeniden yükseltti.
NETANYAHU VE KATZ’TAN ORDULARINA TALİMAT
İsrail devlet televizyonu KAN’a göre, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya “gerekli görülmesi halinde müdahale” talimatı verdi. Özellikle Şam’ın güneyinde, Ceramane ve Sahnaya bölgelerinde yaşanan çatışmaların ardından İsrail’in pozisyonu daha da sertleşti.
İsrail yönetimi, Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçlerinin Dürzi sivillere saldırdığını iddia ederek, bu durumu “gerekçelendirilmiş müdahale” zemini olarak göstermeye çalışıyor.
DÜRZİ GRUPLAR İSRAİL’E GEÇİŞ YAPTI
Şam’ın güneyindeki çatışmalarda yaralanan beş Dürzi’nin tedavi amacıyla İsrail’e getirildiği bildirildi. Bu gelişme, İsrail’in bölgede aktif bir rol üstlenmeye başladığının göstergesi olarak yorumlandı.
DÜRZİLERDEN İSRAİL’E ÇAĞRI: MÜDAHALE EDİN
İsrail’in kuzey bölgelerinde yaşayan Dürziler, hükümetin Suriye’deki gelişmelere kayıtsız kalmasını protesto etti. 6 numaralı otoyolu ateş yakarak trafiğe kapatan protestocular, İsrail’in sözlerini tutmadığını belirtti.
Bir Dürzi asker Yedioth Ahronoth gazetesine verdiği demeçte, “İsrail verdiği sözleri tutmuyor. Yahudilerle Dürziler arasında tarihi ittifak var. Biz İsrail için can veriyoruz ama şimdi hükümet sessiz,” diyerek tepki gösterdi.
Bazı Dürzi askerlerin, Savunma Bakanlığı’ndan Suriye’ye geçiş izni talep ettiği, aksi takdirde bireysel olarak harekete geçebileceklerini ilettiği bildirildi.
İSRAİL’DE DÜRZİ LİDERLERDEN GÖSTERİ HAZIRLIĞI
Öte yandan Israel Hayom gazetesi, Dürzi toplumunun önde gelen liderlerinin, Başbakanlık konutu önünde gösteri yapmak üzere harekete geçtiğini aktardı. Protestoların ülke genelinde genişleyebileceği ve iç politikada yeni krizler doğurabileceği belirtiliyor.
İsrail’in Suriye’ye yönelik olası müdahalesi, yalnızca Tel Aviv-Şam hattında değil, aynı zamanda bölgesel aktörlerin de pozisyonunu etkileyecek yeni bir jeopolitik gerilim doğurabilir.