Dünya sinema endüstrisinde benzeri zor rastlanacak bir gelişme yaşanıyor. Aralarında Oscar, BAFTA ve Cannes ödüllü çok sayıda oyuncu, yönetmen ve yapımcının bulunduğu yüzlerce, hatta binlerce sinemacı, İsrail film kurumlarıyla hiçbir şekilde iş birliği yapmayacaklarını açıkladılar. Bu kararda özellikle, Gazze’deki insani kriz ve “soykırım ya da apartheid” gibi iddialara tepki olarak, bu kurumların sorumluluğu olduğu vurgulandı. Bildiride, festivallerden yapım şirketlerine, sinema salonlarından yayıncı kuruluşlara kadar geniş bir yelpazede boykot uygulanacağı belirtildi.
Bu boykot dalgası, geçmişte Güney Afrika apartheiddine karşı yürütülen kültürel boykota benzer şekilde, sanat aracılığıyla politik bir duruş sergileyen güçlü bir tepki niteliğinde. Filmmakers for Palestine adlı oluşumun başlattığı inisiyatifte imza veren isimler arasında Olivia Colman, Emma Stone, Mark Ruffalo, Tilda Swinton, Javier Bardem, Riz Ahmed, Ava DuVernay ve Yorgos Lanthimos gibi uluslararası çapta tanınan sanatçılar yer alıyor. Bu bağlamda alınan karar, sadece bir protesto değil, aynı zamanda sinema dünyasındaki güç dengelerini etkileyebilecek ciddi bir toplu tavır olarak öne çıkıyor.
İmzacıların ortak açıklaması, “Bu kurumların insanlığa karşı işlenen suçlara karıştığı sürece onlarla çalışmayacağız” mesajını içeriyor. Ancak, bu tavrın bireysel sanatçılara değil, sadece kurumsal bağlamdaki İsrail yapılarıyla sınırlı tutulduğu da açıkça belirtilmiş durumda. Bu sayede amaç, sanatçılarla değil, siyasi bağları olan kurumlarla ilişkinin kesilmesini vurgulamak.
Bu boykot, sinema sektöründe geniş yankı uyandırırken, hem jeopolitik hem de kültürel açıdan küresel bir tartışmanın fitilini ateşledi. Sanat dünyasının bu toplu tavrı, kamuoyunu harekete geçirmeyi hedefleyen barış odaklı bir dayanışma olarak yorumlanıyor. Ayrıca, bu gelişme uluslararası arenada İsrail’e yönelik tepkilerin artmasına paralel olarak dikkat çekici bir sembol haline geldi.
